Avrupa Birliği’nden Aral Denizi Havzası İçin 2025’te Büyük Çevre Projesi
Avrupa Birliği (AB), 2025 yılında Özbekistan’da, aşağı Aral Denizi havzasında yer alan bozulmuş arazileri restore etmeye yönelik kapsamlı bir çevre projesi başlatmayı planlıyor. Bu girişim, AB’nin “Yeşil Orta Asya” stratejisi doğrultusunda şekilleniyor ve çevresel sürdürülebilirliği desteklemeyi amaçlıyor.
Aral Denizi Projesine 8,8 Milyon Avro AB Hibesi
Avrupa Komisyonu yetkililerinin aktardığına göre, proje özellikle Aral Denizi’nin küçülmesi sonucu çevresel tahribata uğrayan Karakalpakistan bölgesine odaklanacak. Bu önemli çevre projesi, Fransız Kalkınma Ajansı (AFD) ve Avrupa Yatırım Bankası (EIB) iş birliğiyle finanse edilecek. AB ise projeye 8,8 milyon avroluk bir hibe desteği sağlayacak.
Projenin Ana Hedefi: Bozulmuş Arazilerin Restorasyonu
Projenin temel amacı, Aral Denizi çevresindeki bozulmuş arazileri yeniden ekolojik dengeye kavuşturmak. Bu kapsamda, kurumuş Aral Denizi yatağına yeşil kuşaklar oluşturulacak ve tarımsal ormancılık faaliyetleri desteklenecek. Ekonomik değeri yüksek olan meyan kökü ve kuşburnu gibi bitkilerin ekimi teşvik edilerek, hem çevresel hem de ekonomik fayda sağlanması hedefleniyor.
Sosyo-Ekonomik ve Çevresel İyileşmeye Katkı
Proje yalnızca çevresel restorasyonla sınırlı kalmayacak; aynı zamanda bölge halkının sosyo-ekonomik yaşam koşullarını iyileştirmeye de odaklanacak. Arazi kullanımı ve orman yönetimi konusunda kapasite geliştirme çalışmaları yapılacak, böylece sürdürülebilir kalkınma hedeflerine katkıda bulunulacak.
2025’te Başlayacak Proje İçin Kredi Anlaşmaları Yolda
Projenin 2025 yılı itibarıyla resmen başlaması planlanıyor. Ayrıca, Özbekistan ile AFD ve EIB arasında sırasıyla 30 milyon avroluk kredi anlaşmalarının imzalanması bekleniyor. Bu finansal destek, bölgenin ekolojik direncini artıracak ve yerel topluluklar için hayati önem taşıyan doğal kaynakların yeniden kazanılmasına önemli katkılar sağlayacak.
Aral Denizi: Çevresel Felaketin Eşiğinden Dönüş
Bir zamanlar dünyanın en büyük göllerinden biri olan Aral Denizi, yanlış sulama politikaları ve iklim değişikliği nedeniyle neredeyse tamamen kurumuş durumda. Bu proje, Aral Denizi havzasında sürdürülebilir bir gelecek inşa etme yolunda atılan kritik bir adım olarak değerlendiriliyor.
Aral Denizi’ni kurtarma çabalarına destek veren bu çevre projesi, bölgenin ekolojik dengesini yeniden sağlama ve küresel çevre politikalarına katkıda bulunma açısından büyük önem taşıyor.